İÇ MİMAR DENİZ GALİP ERÇİN
Eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesi ve Domus Academy’de şekillendiren Deniz Galip Erçin, 6 yıl boyunca Milano’da Patricia Urquiola’nın yanında çalıştıktan sonra mesleğini İstanbul’da sürdürmeye karar vermiş. Şu an İstanbul’da kendi iç mimarlık ofisi dışında, Türkiye De Padova’nın resmi sanat yönetmenliğini de üstlenen iç mimar ile ilgi alanları ve tasarım üzerine konuşuyoruz…
Deniz Galip Erçin’in Acrloft’taki kafe projesi ‘Mariposa Cafe’
Yaratıcılığı nasıl tanımlarsınız? Eğitim, birikim ve çağrışımların sonucu kişinin diğerlerinden farklı üretimlerde bulunması… En azından benim için böyle.
Bilgi akışınızı nereden sağlarsınız? Tasarımın her alanından yaratıcı olduğunu düşündüğüm insanları blog ya da sosyal medyadan takip ediyorum. Internet çok güçlü ve hızlı bir araç. Onun dışında farklı bakış açısı olan insanlarla konuşup tartışmak, Venedik Bienali tarzı sergileri gezmek ve de yaptığım seyahatler…
İç mimar olmak çocukluk hayaliniz miydi? Ailemde, babam da dahil olmak üzere birçok mimar var. Onların çalışmalarını izlemek her zaman heyecan vericiydi. Evimizde estetik, renk, kompozisyon ve üretim hep çok önemliydi. Bu alanda bir iş yapmak istediğimi çocukluğumdan beri biliyordum.
Acarloft ‘Mariposa Cafe’
Tasarım ve trendler hakkında ne düşünüyorsunuz? Trendleri takip etmeyi işimin bir parçası olarak görüyorum ancak özellikle benim mesleğimde trendlerden ziyade, bir soruna en orjinal çözümü bulmak ve işlevsel olmak çok önemli. Bunlar da geçici değerler değil zaten. Trendler belli bir dönemi hatta anı yansıtıyor ancak obje ve mekanlar daha uzun süre geçerliliğini korumalı.
Size ilham veren tasarımcı ve sanatçılar kimler? Patricia Urquiola benim için hem bir okul, hem de bana hala en çok ilham veren tasarımcı. Çok güçlü ve sürekli güncel bir vizyona sahip olmasına rağmen yaptıkları her zaman kalıcı oluyor. Güncel sanatı çok yakından takip ediyorum. Tek bir sanatçıdan çok farklı sanatçıların ilgimi çeken değişik işleri bana ilham veriyor.
Şu sıralar hangi müzikler eşliğinde çalışıyorsunuz? Bir Fransız radyosu olan Fip Radio, internetten dinliyorum. Her tarzın en iyisini çalıyor, güne ve o anki ruh halime göre çok değişiyor. Son zamanlarda benim ritmime çok uygun.
Arçelik Leisure ankastre serisi
En son hangi kitapları okudunuz? Ettore Sottsass ‘Scritto di notte’, çok beğenerek ve ‘Hiç bitmesin!’ diyerek okudum. Sottsass’ın kendi otobiyografisini yazarken tasarım felsefesini ve gelişimini de paylaştığı çok şiirsel bir kitap.
En son ne tasarladınız? Çıkış noktası / fikri neydi? Bunu henüz üretime geçmediği için paylaşamıyorum ama ondan önce Yasemin Kay Allen’in küçük stüdyo dairesi ve mobilyalarını tasarladım. Çok ufak bir alanda güzel ve ferah bir hayat istiyordu. Ona çok fonksiyonlu ürünler tasarladım; yatak altı dolap olan, merdiven altı depolama alanı olan çok pratik ama hayatı güzelleştiren şeyler. Çok eğlendik!
Dekorasyon ve moda dergileriyle aranız nasıl? Basılı malzemeye bayılırım. Hala dergilerin basılmış halini alırım. Ipad’den takip etmek beni tatmin etmiyor; kağıdı çok seviyorum. En iyi olduğunu düşündüğüm çağdaş sanat, moda ve dekorasyon dergilerini her ay takip ediyorum.
Gelecekle ilgili sizi ne düşündürüyor? Çevrenin mahvolması, giderek daha tutucu bir dünyada yaşamamız ve vahşi tüketimin sonucu beni çok endişelendiriyor. Daha çok yeşil, park ve boşluk görebildiğim, etrafımdaki insanların da daha duyarlı, anlayışlı ve özgür iradeli olabildikleri bir yerde yaşamak istiyorum. (www.denizgalip.com)
YAPIM RANA KORGÜL DENİZ GALİP ERÇİN PORTRESİ PINAR GALİP DE PADOVA FOTOĞRAFLARI GÜRKAN AKAY