Esra Oflaz – Ziya Güvenkaya çiftinin, Bodrum’un en çok konuşulan ve merak edilen yeni yaşam noktası Mandarin Oriental Residences’ta konumlanan evindeyiz. Sanat eserleri ve güncel dekorasyon tarzıyla düzenlenmiş evin en önemli çıkış noktası rahatlık, pozitif bir atmosfer ve doğru enerji!
DIŞ MEKAN Güvenkaya Ailesi’ne ait Mandarin Oriental Residences’taki Melisa tipi dubleks ev, özel bahçe ve havuza sahip. Yemek masası ve sandalyeler, Attitude Collection markasının ‘In for Out’ serisinden tercih edilmiş. Yemek masası üzerindeki vazolar Midi Concept’ten alınmış. Peyzaj düzenlemesinde Mine Peyzaj ve Oya Pakyürek ile çalışılmış.
Gölköy Cennet Koyu’nda konumlanan Mandarin Oriental Residences’taki bu ev, MCD ve Oflaz Medya Grubu Başkan Yardımcısı Esra Oflaz Güvenkaya, Güneykaya Şirketler Grubu Başkanı Ziya Güvenkaya ve altı yaşındaki kızları Almila Su’ya keyifli bir yaşam sunuyor. Konumu itibarıyla ev eşsiz bir manzaraya sahip. Turkuaz deniz ve yemyeşil doğa insanı etkisi altına alıyor. ‘Bu evi seçmemizin en önemli nedeni, ikinci bir yaşama başlamak istememiz… Ben 20 yılı aşan yoğun iş hayatımdan sonra, yılda iki – üç ay (özellikle de yaz mevsiminde) kızımla geçirebileceğim, kendimi dinleyebileceğim ve kitabımı yazabileceğim bir ev istedim. Esasen hayatım boyunca bir – iki haftadan daha fazla tatil yapamayan bir iş kadını oldum. Artık önceliklerim ve hayat tarzım değişti. Burada zaman çocukluğumdaki gibi çok yavaş akıyor. Bu evi ise başta doğal güzellikleri ve sonrasında konumu, manzarası, bahçesi ve ayrıca bir site olarak sunduğu hizmetler nedeniyle tercih ettik. Burada işlerimizi yürütebileceğimiz bir çalışma odası da hazırladık. Sabah sporumu yaptıktan sonra çalışma odasından İstanbul’daki ofisime bağlanıyorum’ diyerek anlatmaya başlıyor Güvenkaya…
ANTRE Esra Oflaz Güvenkaya evin antresindeki Ahmet Oran imzalı tablonun yanında. Antredeki Moooi marka küre aydınlatmalar Mozaik 220V’tan, renkli tablo ise Aslı Torcu’ya ait.
‘Burası yeni tamamlanmış bir proje; biz de Mayıs sonu taşındık. Müstakil evimizin modern ve yalın bir mimarisi var. Proje uygulama mimarı Gökhan Avcıoğlu. Evin net kullanım alanı 560 m2 ve iki katlı. Galeri şeklinde yapılmış antresi, çalışma odası ve özel banyolu ebeveyn yatak odası giriş kat olan üst katta; salon – yemek bölümü, mutfak, iki adet misafir odası ve tuvaleti, çocuk odası, kahya odası, iki Japon bahçesi ve depo ise bahçeye açılan alt katta yer alıyor. Evde bir büyük ve iki de küçük teras bulunuyor. İç mekanda yıkım – dökümlü değişiklik yapılmadı. Yeni bir ev olduğu için teslim aldığımız şekli bizim için uygundu. Evin dekorasyonunu kendim tasarladım ancak İstanbul’daki evimin mimarı sevgili Eren Yorulmazer’den yer yer fikir ve destek aldım’ diye ekliyor.
SALON L şeklindeki Meridiani marka oturma grubu, Flexform beyaz mermer orta sehpa, güderi puflar, yan sehpalar ve Porada ikili puflu berjerler Maslak Yapı’dan alınmış. Kahverengi içi beyaz güllü Marcel Wanders tasarımı Sky Garden Flos avize Mozaik 220V’tan tercih edilmiş. Mermer şömine evin orjinal mimarisine ait. Şömine önündeki kaplan Swarovski’den alınmış. Orta sehpa üzerinde Yaşam Şaşmazer imzalı heykel çalışması yer alıyor.
Dekorasyon çalışmaları kısa sürse de bazı mobilyaların yurt dışından gelmesi için uzun bir süre beklenmiş. ‘Evimizin modern ve rahat bir tarzı var. Evin dokunuşlarını tablolar, heykeller ve objelerle yaptık. Ayrıca bazı Art Nouveau ve Art Deco aydınlatmaları da araya serpiştirdik. Öncelikle konumunun doğal güzelliği, enerjinin akışı ve yalın hatlar dekorasyonda bana ilham verdi. Evin genelinde toprak renkleri ve bejin çeşitli tonlarını kullandık. Elbette renk seçiminde eşimin büyük katkısı oldu çünkü ben metal renkleri seviyorum; Feng Shui elementim metal. Eşimin elementi ise ahşap ve bu evimizde eşimin doğasına uyduk. Burası oldukça ruhani bir ev. Beni ruhani olarak koruduğunu düşündüğüm ve yarenim olduğuna inandığım kaplan temasını çeşitli yerlerde özgürce kullandım. Ayrıca, Buddha tablosu bahçemizde bize eşlik ediyor’ diyor Güvenkaya.
YEMEK BÖLÜMÜ Flexform marka beyaz mermer masa ve deri sandalyeler Maslak Yapı’dan, üzerindeki küre Paris’ten, altın sarısı içi beyaz güllü Marcel Wanders tasarımı Sky Garden Flos avize ise Mozaik 220V’tan alınmış. Mutfak girişindeki tablo Gülin Hayat Topdemir’e ait.
MERDİVEN GALERİSİ Çin astrolojisinde kaplanın anlamını anlatan tablo Hong Kong’lu bir ressamın eseri.
MUTFAK Gaggenau’dan seçilen mutfağın avizesi Bakara’dan, bar sandalyeleri Ligne Roset’ten, ada ünitesi üzerindeki porselen büyük tabak Mara Gülerşen’den alınmış.
‘Aydınlatma sisteminde tavana gömülü spotlar var ancak ev genelinde avize ve abajur kullandık. Bahçe aydınlatmasında zorlandık ve hala üzerinde çalışıyoruz. Perde olarak evin tamamında şeffaf stor tercih ettik. Salon ve diğer yaşam alanlarında katlamalı perde ve yere kadar uzun tül, tuvaletlerde ise bej ahşap jaluzi kullandık. Zeminde antre, mutfak ve banyolarda mermer; salon ve odalarda ise parke tercih ettik. Yemek bölümünde bir post halı, bazı odalarda kaplan ve doğa temalı halılar var. Bu arada biz ‘sanat eseri olmayan ev, ev değildir’ diyenlerdeniz. Evimizde; Ahmet Oran, Aslı Torcu, Gülin Hayat Topdemir, Lolita Asil, Yaşam Şaşmazer ve İsmail Acar gibi değerli sanatçıların eserlerinin yanı sıra Hong Kong’lu bir ressamın da tablosu var’ diye ekliyor Güvenkaya.
EBEVEYN YATAK ODASI VE BANYOSU Deri yatak odası takımı Ligne Roset’ten, Fendi aydınlatma ve sehpalar İsmet Mobilya’dan tercih edilmiş. Tablo İsmail Acar’a ait. Tamamı mermer kaplı banyo minimal yapısıyla dikkat çekiyor.
TV ODASI İkili bej Armani koltuklar İsmet Mobilya’dan, Camerich orta sehpa Decorise’dan alınmış. Milano’daki Nilufar adlı mağazadan seçilen Art Deco tarzı avize özel yapım.
ÇALIŞMA ODASI Camerich çalışma masası ve deri sandalye Decorise’dan, masa aksesuarları Urart’tan tercih edilmiş. Art Nouveau tarzı abajur bir antikacıdan alınmış.
Evin iki bahçesi bulunuyor. Güvenkaya, keyifli sohbetin sonlarına doğru bahçe keyfini anlatıyor bize: ‘Bahçelerimizden biri aşağıdaki terasa, diğeri de yukarıdaki terasa dahil. Peyzaj düzenlemesinde iki firma ile çalıştık; Mine Peyzaj ve Oya Pakyürek. Düzenlemelere yeni başladık sayılır. Önümüzdeki yıl bahçemiz tam olarak oturmuş olacak. Alt bahçede; zeytin ağaçları, sikaslar, mine çiçekleri, Bodrum çiçekleri, Bonzai’ler, mercan ağaçları, Agapantus yani aşk çiçekleri, manolya, tarçın ve evgenya çiçeği bulunuyor. Yukarı bahçede ise söğüt ve zeytin ağaçları, palmiyeler, papatyalar ve yine Bodrum çiçekleri var. Ayrıca evin içinde iki Japon bahçemiz var; Bonzai’ler ve aşk çiçekleri kullandık. Bu bahçe ve teraslar mutluluk kaynağı bizim için. Zamanımızın büyük kısmını buralarda geçiriyoruz. Evin konumunu, gün boyu güneş almayacak ve esinti olacak şekilde seçtik. Böylece gün boyu serin ve gölgede kalabiliyoruz. Güneşe çıkmak istediğimizde ise tercih meselesi oluyor. Benim güneş alerjim olduğu için bu konu çok önemli oldu seçimimizde. Sohbet, okuma ve spor alanlarımız hep bu teraslarda. Gün batımını da seyredebiliyoruz. Havuzu ise genellikle kızımız kullanıyor. Bir de puro alışkanlığımı sonunda bırakabildim; şimdi kısalan nefesimi açıyorum ve nefes çalışmaları yapıyorum. Bodrum’un havası çok güzel ve sağlıklı, hepimize iyi geliyor…’
YAPIM RANA KORGÜL MEKAN FOTOĞRAFLARI KADİR AŞNAZ PORTRELER CENGİZ DİKBAŞ